Nazlıcan, Yazılım kategorisinde 6 Ekim 2025 tarihinde yazdı

Biraz Yazılım

Başlangıç Noktası

Her yolculuğun bir başlangıç noktası vardır. Ben de bu blog aracılığıyla yazılım dünyasının farklı yönlerini keşfetmeyi, deneyimlerimizi paylaşmayı ve teknolojiye dair konulara birlikte bakmayı istedim.

Yazılım sektörü, dışarıdan bakıldığında yalnızca “kod yazmak” gibi görünse de aslında çok daha derin ve karmaşık bir yapı barındırır. Bir fikrin doğuşundan kullanıcıya ulaşmasına kadar geçen süreç; ihtiyaçların doğru anlaşılması, iş hedeflerinin belirlenmesi, süreçlerin tasarlanması, teknik çözümlerin geliştirilmesi ve sonrasında sürdürülebilirliğin sağlanması gibi birçok aşamadan oluşur.

Algoritma: En Temel Yapı Taşı

Yazılıma giriş niteliği taşıyan ve artık 3 - 4 yaşındaki çocukların bile aldığı kodlama derslerinde, genellikle her şey basit şekilde anlatılır. Peki neden kolay anlaşılır olması için algoritma yapısı, yazılımın temeli bu kadar basitleştirilir? Çünkü yazılım, yalnızca bir kişinin bilgisayar başında dışarıdan bakanlar için anlaşılmaz kod satırları yazmasından ibaret değildir. Aslında, yazılım; iş kurallarını, kullanıcı ihtiyaçlarını ve sistem davranışlarını kodlanabilir biçimde ifade edebilmeyi yani bir sürecin canlıya çıkabilmesi için gerekli her şeyi ifade ediyor.

Algoritma kavramı ise, bu sürecin bel kemiği. Algoritma, problemi çözen mantıksal adımlar bütünüdür. Örneğin kodlama eğitimlerinde sıkça verilen “diş fırçalama algoritması” gibi bir örneği düşünelim:

  1. Banyoya git
  2. Ellerini yıka
  3. Diş fırçasını al
  4. Diş fırçasını ıslat (kişiye göre değişir)
  5. Diş macununu fırçaya uygula
  6. Dişleri diş etlerinden diş uçlarına doğru fırçala
  7. Diş fırçasını yıka
  8. Fırçayı yerine koy
  9. Ağzını suyla durula
  10. Ellerini kurula

Dışarıdan bakıldığında diş fırçalamak günlük bir alışkanlık gibi görünse de, algoritmik düşünürsek bu eylemi bir prosedüre dönüştürebiliriz. Çocuklara bu tip örneklerle algoritmik düşünce kazandırmak, onların sistematik düşünme becerilerini erken yaşta geliştirmelerine yardımcı olur. Eğitim araştırmalarına göre, öğrenciler algoritmik düşünceyi geliştirdikçe problem çözme ve mantıksal düşünme becerileri de artıyor.

Ben aslında böyle bir ortamda büyümedim. Lisans eğitimimde — Bilgisayar Mühendisliği okurken — algoritma kavramları doğrudan “algoritma budur” diye öğretilmedi. Daha çok bunların ezberlenmesi gerekiyor şekilde oldu. Ama belirli bir noktada; bu mantığı öğrendim, içselleşti ve geriye baktığımda birçok karmaşık problemi daha sade ve anlaşılır hale getirebildiğimi, problemler içerisinde kullanabildiğimi fark ettim.

Yazılım: Çeşitli Roller, Tek Amaç

Yazılım süreci, yalnızca kod yazmaktan ibaret değildir. İç yapısı detaylandırılan, planlanan ve koordine edilen yoğun bir süreçtir. Ve bu süreç yazılımcılar, analisteler, test uzmanları, ürün yöneticileri, sistemi yönetecek operasyon ekiplerinin ve daha birçok kişinin, farklı rollerin bir arada çalışmasını kapsar.

Bu roller birlikte hareket ederek, yazılımın hem teknik hem de kurumsal boyutlarını dengede tutmaya çalışırlar.

Burada yazılım dünyasının iki temel yönünden bahsedebiliriz:

  • İçerden bakış:Yazılımcıların, analistlerin, test uzmanlarının ve ürün yöneticilerinin katkılarıyla projelerin şekillenmesi.
  • Dışarıdan bakış:Kullanıcı deneyimleri, kurumların iş süreçlerinde elde ettikleri kolaylıklar ve teknolojinin sağladığı verimlilik.

İş Analistinin Rolü: Görünmeyen Mimar

Yazılım projelerinde iş analisti, sürecin görünmeyen mimarlarından biridir. Kullanıcıların ihtiyaçlarını dinler, iş hedeflerini analiz eder, teknik ekiple koordinasyon kurar ve doğru çözümün ortaya çıkmasına katkı sağlar. Ancak iş analistliği tek başına yeterli değildir; yazılım sürecindeki her rol — geliştirici, tasarımcı, testçi — ortak amaç için çalışır: teknoloji aracılığıyla hayatı kolaylaştırmak.

İş analistliğinin yazılım süreçlerindeki önemine dair şu noktalar özellikle öne çıkar:

  • İş ve teknoloji arasında köprü kurar:İş dünyasının diliyle teknik ekibin dilini birleştirir.
  • Gereksinim toplama ve dokümantasyon:Projeye başlamadan önce doğru gereksinimlerin çıkartılması, eksik ya da yanlış özellik ekleme riskini azaltır.
  • Değişiklik yönetimi ve risk azaltma:Proje ilerledikçe ortaya çıkabilecek ihtiyaç değişikliklerini yönetir, riskleri önceden tespit eder.
  • Süreç iyileştirme:Mevcut iş süreçlerini analiz eder, darboğazları belirler ve iyileştirme önerileri sunar.

Örneğin, bir bankada kredi başvuru süreci yazılımıyla yenilenecek olsun. İş analisti önce mevcut süreci inceler: hangi adımlar var, hangi onaylar gerekli, hangi veriler kullanılıyor? Sonra bu süreci yazılım ekibine aktarır; belki bazı adımlar otomasyona geçebilir, onay süreçleri dijital hale gelebilir, kullanıcı arayüzü sadeleştirilebilir. Bu doğrultuda geliştirici, tasarımcı, test ekibi birlikte çalışır. Sonuç: daha hızlı, daha hatasız bir başvuru süreci. İş analisti burada “ne yapılmalı” sorusunun cevabını teknik ekibe aktarır ve hem iş hedefleri tutarlı olur hem yazılım çözümleri daha verimli olur.

Bu Blogun Amacı: Hem Teknik Hem İnsanî

Burada, bu blog postunda, çok katmanlı yolculuğun farklı anlarını yansıtabilirim belki de. Zaman zaman teknik konular gündemde olacak; zaman zaman da işin insani ve kültürel tarafı. Dijital dönüşümden ekip kültürüne, iş süreçlerinden yeni teknolojilere kadar geniş bir çerçevede hem içeriden hem dışarıdan bakış açılarını bir araya getirerek hem sizlere okuması keyifli yazılar hazırlamak hem de kendim için ufak bir içe bakış olmasını isterim.

Bu ilk yazının, uzun soluklu bir paylaşım serisinin başlangıcı olacağını düşünmek heyecan verici. Farklı alanlarda, farklı konularda yazılar hazırlıyor olacağım. Siz de bu yolculuğa eşlik ederseniz; birlikte yeni alanları keşfedebilir, yeni şeyler üretebiliriz.

YAZILIM KATEGORİSİNDEKİ
Benzer yazılar
Hello
Lama
Lama IT Lama Bilişim
Scroll